8 Şubat 2025

Hanonu Haberler – Güncel ve Tarafsız Haber Portalı

Ekonomiden magazine, spordan teknolojiye; Hanonu Haberler ile güncel ve tarafsız bilgiden haberdar olun!

Depremde 36 kişiye mezar olan Zekiye Kırat Apartmanı davası… Mağdur aileler: “Sanıkların rahat rahat gezmelerine isyan ediyorum”

Hatay’da 6 Şubat depremlerinde yıkılan ve 36 kişinin yaşamını yitirdiği Zekiye Kırat davasının dördüncü duruşması görüldü. Binada yakınını kaybeden Gizem Miçooğulları, “Zekiye Kırat Apartmanı o sokakta yıkılan tek binaydı. Bu binadan daha eski 9-10 tane bina ayakta kaldı bu bina 10 saniyede pres oldu. Tutuklu olmamalarına, rahat rahat gezmelerine isyan ediyorum” diye konuştu.

Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinde Hatay’ın Antakya ilçesi Odabaşı Mahallesi’nde bulunan Zekiye Kırat Apartmanı’mın yıkılması sonucu 36 kişi yaşamını yitirdi. Zekiye Kırat Apartmanı’nın yıkılmasıyla ilgili müteahhit Abdussamet Yılmaz, yapı denetim şirketi yetkilisi Cafer Tacettin Güler, şantiye şefi E.Y., uygulama denetçisi inşaat mühendisi Tamer Tunaboylu, proje ve uygulama denetçisi mimar Ayşe Kuseyri, inşaat mühendisi B.B. ve kontrol elemanı mimar Merve Köse hakkında “Bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma” suçundan yargılanıyor.

Hatay 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen dördüncü duruşmaya başka bir davadan tutuklu olan yapı denetim firması sahibi Cafer Tacettin Güler bulunduğu cezaevinden, kontrol elemanı mimar Merve Köse de bulunduğu ilden SEGBİS aracılığıyla katıldı. Tutuksuz sanıklardan Ayşe Kuseyri, depremde yakınlarını kaybedenlerin aileleri ve taraf avukatları da duruşmada salonunda hazır bulundu.

İKİNCİ BİLİRKİŞİ RAPORUNDA DA SANIKLAR ”ASLİ KUSURLU”

Soruşturma aşamasında Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) tarafından hazırlanan bilirkişi raporuna itiraz edilince, Erzurum Atatürk Üniversitesi’nden bir rapor talep edildi. Rapor bu sabah geldiği için ne müşteki ne de sanık avukatları detaylı inceleme yapamadı. Fakat müşteki avukatları inceledikleri kadarıyla sanıkların “asli kusurlu” olduğuna dikkat çekti.

“GÖREVİMİZİ YAPTIK, SUÇUMUZ YOK”

Tutuksuz sanık mimar Ayşe Kuseyri, bir önceki savunmasını tekrarladı, görevini yaptığını belirterek, beraatini istedi. Tutuksuz sanık mimar Merve Köse, bilirkişi raporunda kendisine atfedilen suçların aslında inşaat mühendisliği alanına ait olduğunu ve kendi sorumluluğunda olmadığını savundu.

Tutuksuz sanık yapı denetim sorumlusu Cafer Tacettin Güler’in avukatı, müvekkilinin binada denetim yetkisi olmadığını, sadece işveren olduğunu, kusur atfedilmesinin hukuka uygun olmadığını ileri sürdü.

“DEPREMİN KURBANIYIM, SUÇSUZ YATIYORUM”

Başka bir davadan tutuklu olan yapı denetim firması sahibi Cafer Tacettin Güler savunmasında, yapı denetim firması sorumlusu sahibi olduğunu belirterek, “Ben işverenim 8 çalışanım vardı. Bir belediye yapılan işten belediye başkanı mı, teknik eleman mı sorumludur. İki senedir suçsuz yatıyorum, depremin kurbanı oldum” dedi.

Tutuksuz sanık Tamer Tunaboylu, inşaat başladığında yapı denetim firmasından ayrıldığını, yapı temeline dair görülen imzanın kendisine ait olmadığını iddia etti.

“BİNANIN YIKIM ŞEKLİ TOPLU MEZAR OLDUĞUNU GÖSTERİYOR”

Müşteki avukatı Feride Tuncer, binanın zeminin sorunlu olduğunu, zemin raporu alınmasını talep ederek, “Zemin etüdü yapılsa facianın boyutu ortaya çıkar. Çünkü böyle kötü bir zemine ne kadar kalitesiz malzeme kullanıldığı ortaya çıkar. Binanın yıkım şekline bakılırsa toplu mezar olduğu ortada” dedi.

“BİNA ON SANİYEDE PRES OLDU”

Binada yakınını kaybeden Gizem Miçooğulları, binada 40 kişi öldüğünü, kaydı olmayan Suriyelilerin de olduğunu belirtti ve “O sokakta yıkılan tek binaydı. Bu binadan daha eski 9-10 tane bina ayakta kaldı bu bina 10 saniyede pres oldu. Tutuklu olmamalarına, rahat rahat gezmelerine isyan ediyorum” diye konuştu.

MÜTEAHHİT YILMAZ İÇİN YENİ RAPOR TALEBİ

Sanık müteahhit Abdussamet Yılmaz’ın kanser hastası olduğu ve genel cerrahiden rapor aldığını belirten müşteki avukatı, Yılmaz’ın heyet raporu almasını istedi.

Savcı sanıklar hakkında tutuklama isterken, mahkeme heyeti talebi reddetti. Mahkeme müteahhit Abdussamet Yılmaz’ın zorla getirilmesine, kamu görevlileri hakkında soruşturmanın akıbetinin bakılmasına karar verdi. Bir sonraki duruşma 12 Haziran’da görülecek.

“MÜTEAHHİT HİÇBİR SORUMLULUK ALMIYOR”

Duruşma çıkışı konuşan avukat Feride Tuncer, müteahhidin sadece ikinci celsede duruşmaya SEGBİS aracılığıyla katıldığını hatırlatarak, şunları kaydetti:

“Binayla ilgili hiçbir sorumluk alınmıyor. Müteahhit zeminin kötü olabileceğini, betonun, demirin kalitesiz olup olmayacağı ile kendisinin bir ilgisi olmadığına dair savunma yaptı, buna rağmen tutuklanmadı. Diğer sanıklar da aynı şekilde imzayı kendilerinin atmadığını, asıl depremden dolayı kendilerinin sorun yaşadığını söylüyor. Tek sorumluluğu depreme dayanıklı bina inşa etmek olan kişilerin bu kadar vefat eden insana rağmen depremin kâbusları olduğunu söylemesi bizi daha çok üzüyor.”

İki sene geçmesine rağmen davada asli kusurlular olmasına rağmen hala bir değişim olmadığını vurgulayan Tuncer, “İmza almadıklarını söylüyorlar. Dosyada şantiye şefi bir hafta sonra yurt dışına kaçtı. Avukatı ‘müvekkili getireceğiz’ dedi, iki sene oldu dinlenmedi” dedi.

Avukat Vedi Yücetaş da Zekiye Kırat Apartmanı’nın, tamamen sanıkların kusurları nedeniyle yıkıldığını söyledi ve bilirkişi raporuyla bunun ortaya çıktığına dikkati çekti. Raporda, binanın deprem yönetmeliğine göre yapılmış olsaydı yıkılmayacağının açıkça belirtildiğini aktaran Yücetaş, bunun en büyük kanıtının da binanın çevresindeki başka binaların yıkılmamış olması olduğunun altını çizdi.